İçerik
Varanasi… Ölmeye gidilen şehir, zamandan bağımsız yaşayan, yaşlı Hinduların ölmek için gittikleri Varanasi, Hindistan‘ın en kutsal şehri…
Bambu sedyelerde yakılması için ölülerini ghatlara taşıyanlarla her an burun buruna geleceğiniz, Shiva’ya söylenen mantraların kulaklarınızdan, yanık kokusunun üzerinizden eksik olmayacağı büyülü şehir… Varanasi…

Varanasi’ye gitmeden önce mutlaka Hindistan Hakkında ve Hint Mutfağı yazılarımızı okuyun!
Varanasi Gezilecek Yerler
Yaşamın ve ölümün tam anlamıyla içi içe olduğu, nefes aldığınız her an içinize çektiğiniz havanın içinde kim bilir kimlerin bedenlerinden, ruhlarından bir parça olduğunu asla bilemeyeceğiniz ve Hindistan’dan ayrılırken giydiğiniz kıyafetlerinizi yakmak isteyeceğiniz şehir…

Ganj nehrinin bütün gizemiyle aktığı, gün içinde dolaştığınız labirent gibi sokaklarda burnunuza yanık beden kokusu geldikçe farklı bir dünyada gezdiğinizi hissettiren, daracık sokakları ve onlarca tapınağıyla Hindistan’ın en otantik şehri…

Günahlarından arınmak için her yıl Varanasi’ye gelen hacı toplulukları, büyük tapınakların altında, Ganj’ın sularıyla yıkanırlar. Esas gelirini hacılardan sağlayan kentte ipek, fildişi ve ağaç işçiliği gibi zanaatlar önem taşır.

Ganj Nehri
Ganj Nehri… Himalayalar’da can bulan, yaklaşık 2500 km uzunluğundaki bu nehir, Hindistan’ın can damarıdır her manada…
Ganj nehri bu kadar şeyi nasıl kaldırabiliyor aklımız da hiç almadı doğrusu? Duyduğumuz kadarıyla kendi kendini temizleyen bir yapısı varmış, yoksa hem ölüler, hem diriler, banyolar, yıkanan çamaşırlar, su içmeler, ayinler, çöpler, aynı yerden yenen balıklar akla hayale sığmıyor.

Nehrin pisliği gözle görülür bir şekilde ortadayken Hindular tarafından tertemiz ve kutsal olduğuna inanılıyor. Yazdıklarımızın dışında bebek, çocuk, hamile ve din adamlarının ölülerinin hiç yakılmadan nehre bırakılması dehşet uyandırıyor. Ganj nehrinde çok sayıda cesetin kıyıya vurup kargalar ve yırtıcı hayvanlar tarafından parçalanarak yendiğini görebilirsiniz.
Tuhaf bir karmaşa, anlaşılması zor olan nehre asla girmeyin! Nehir mikrop, sarılık, tifo, dizanteri ve pislik içinde. Hintliler inançları gereği arınmak için bu suda saatlerce kalıyor ve suyu içiyor, Aman Allah’ım!!!

Hintlilerin vücutlarının farklı bir bağışıklık sistemine sahip olduğunun ve bir de inancın ne kadar güçlü bir şey olduğunun kanıtı bu nehir…
Kıyılardaki satıcılardan cüz-i bir rakam karşılığı aldığınız yapraktan yapılmış bir tabağın içerisindeki sarı portakal renkli çiçeklerini, içinde dilekleriniz ile birlikte mumla yakarak nehre saldığınızda, dileklerinizin gerçekleştiğine inanılıyor.

Ganj’da yıkanan ve kurutulması için serilmiş çamaşırlar, inek pislikleri, tanrılara sunulan çiçekleri yiyen keçiler, uçurtma uçuran çocuklar, gün doğumu ve batımı seremonileri, gelen turistleri Ganj boyunca sandala atıp gezdirmek için uğraşan yerliler, sizlere ipek fabrikası gezdirerek bir şeyler satmak isteyen garip insanlar, Hindistan’ın neredeyse her kentinde olduğu gibi “bir rupi” için dilenen yaşlılar…
Varanasi ömrü hayatınızda dünya üzerinde bir benzerini daha göremeyeceğiniz tek şehirdir…

Dünya’da Bir Benzerini Daha Göremeyeceğiniz Tek Şehir Varanasi
Varanasi… Kaos, pislik, ibadet, kalabalık, ölüm, yaşam, nehir… Hayatımda bir daha böyle bir yer göreceğimi zannetmiyorum.
Korktum, duygulandım, şaşırdım, o mahşeri insan deviniminin içinde bir an kaybolup gideceğimi düşündüm. Yakılan ölü insan bedenleri gördüm, bir motosikletin arka koltuğunda oturup, dizimi diğer motosikletlere ve ortalıkta başıboş gezinen ineklere çarpma korkusuyla, gün ağardıktan sonra yakılan çöplerin dumanından gözün gözü görmediği arka sokaklardan geçtim.

1-2 hediyelik eşya aldığım dükkanın sahibinin ayarladığı Hindu rahibi önde ben arkada, ayağımda sadece çorap, izdihamı yarıp koşarak önüne kadar geldiğimiz Altın tapınağı gezmenin heyecanını yaşadım.
Varanasi Ölü Yakma Merasimleri
Ganj nehri üzerinde 100’ün üstünde ghat bulunur, en ünlüsü Manikarnika Ghat’tır. Burada banyan ağacının odun ateşiyle ölü yakma seremonisini belli bir ücret karşılığında izleyebilirsiniz. Varanasi kirlilik ve pislik kavramlarını size her türlü hissettirerek öğretecek şehirdir.

Hindular Ölülerini Neden Yakar?
Etrafta neredeyse çırılçıplak dolaşan birçok yaşlı insan gördüm. Varanasi’ye ölmeye gelmiş bu insanların benden (turistlerden) odun parası istediklerine şahit oldum.
“Odun ne kadar pahalı olabilir?” demeyin, öyle her odun yakılmak için uygun değil. Çabuk ve gür yanan, koku yapmayan Hindular için kutsal Banyan ağacının odunları tercih ediliyor.
ÖNEMLİ: Aşağıdaki video baştan sona Hindu ölü yakma merasimini içerdiği için dehşete düşürücü ve mide bulandırıcı olabilir. O yüzden 18 yaşından küçüklerin ve midesi kaldırmayacakların izlememesini rica ederiz.
Ayrıca bir kişinin doğru düzgün yanması için 200-300 kg civarı odun gerekiyor. Yani onlar için kolay ve ucuz bir iş olmadığı için bu yüzden Varanasi’de ölüsünü yakan kişiler genelde üst kastlara mensup kişiler oluyor. Hinduizm’de yakılmak direkt olarak cennete gitmek gibi bir şeydir.
Varanasi Ganga Aarti Törenleri
Varanasi Ganga Aaarti Törenleri… Törene katılacakların ve töreni izleyeceklerin Ganj’ın farklı kıyılarında yerlerini almasından sonra, bütün gün şehrin her yerinde duyduğunuz ilahilerin herkes tarafından söylenmesiyle başlar.

Ganga Aarti Nedir?
Varanasi Ganj nehri kıyısında her akşam güneş batarken Tanrı Ganga’ya saygı içeren ve ona ibadet edilen Aarti veya tam adıyla Ganga – Aarti törenleri yapılır. Ganga Aarti nehir kutsama törenine verilen addır. Nehir kutsama seremonisinde insanların gösterdiği adanmışlığın yol açtığı sahnelerle gerçekten duygulandım.
Ganga Aarti Törenleri baştan sona kadar sizler için Gurmex.com tarafından çekildi.
Bu sırada ellerinde bambu sopalarını sallayarak izleyicilerin arasında dolaşan güvenlik görevlileri kimsenin konuşup törene saygısızlık etmemesini sağlamak için bu sopaları kullanmaktan çekinmezler. Nehrin iki kıyısı arasında törene katılacakların güçlü Ganj akıntısına kapılmasını engellemek için tutunabilecekleri kalın zincirler gerilidir.
İlahilerin ardından 15-20 kadar genç erkek Hindu suyu ve ateşi birlikte kutsamak için ellerinde içinde ateşler yanan demirden maşrapalarla nehrin kıyısına gelir bir yandan ilahiyi okurken bir yandan bu maşrapalara ellerindeki demirleri vurarak tempo tutar ve en sonunda Ganj’dan aldıkları suyu ateşi söndürmek için kullanıp külleri de Ganj’a savururlar.

Törenin bu kısmından sonra törene katılmak isteyen Hinduların Ganj’a giriş vakti gelmiştir. Bu sırada hareketlenen insanların hemen arkasındaki yüksek duvarlara bakılırsa üstlerinin garip bir şekilde töreni izleyen onlarca maymunla dolu olduğu görülebilir.
Törenin sonraki kısmında insanlar Ganj’da yıkanıp günahlarından arınır, dilekleri olanlar kurutulmuş yapraktan tabakların içine çiçekler doldurup üzerilerine birer mum yakar ve nehre bırakırlar.

İnanış bıraktığın mumun ışığını ne kadar uzun süre takip edebilirsen dileğinin gerçekleşme ihtimalinin de o kadar büyük olduğu üzerinedir. Bu seremoniden sonra tören alanı yavaş yavaş boşalmaya başlar. Ancak kalıp törenin gerçekten bitmesini beklerseniz ölmüş yakınlarının küllerini veya ruhunun huzura kavuşması için ölü bebeklerini Ganj’a bırakan anneleri görebilirsiniz.
Varanasi ve Ganj Nehri
Varanasi, akşam yakılan ölüleri görmek ise sarsıcı olduğu kadar hepimizin ölümlü olduğunu hatırlatması açısından da öğreticiydi. O gün beni Varanasi şehrini gezdiren rehberimin sözü durumu özetliyordu: “Burning is learning, and cremation is education.”
Şüphesiz kalbim Varanasi ve Ganj nehrinin gizemli sularında kaldı.
Sevgiyle kalın.
Bizi takip edin! | Follow us!
Anadolu’dan ve Dünya’dan lezzet notlarımızı paylaştığımız instagram.com/gurmexcom ve facebook.com/gurmex sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirsiniz.